2 Temmuz 2011 Cumartesi

NİŞASTA BAZLI ŞEKERDE TEHLİKELİ OYUN !?!


Nişasta kökenli şekerlere yönelik sürerken Bakanlar Kurulu NBŞ kotası yüzde 50 oranında artırıldı. Bakanlar Kurulu'nun kararı tartışmayı büyüteceğe benziyor!


Kemal Özer / Dünyaya Yeni Söz (TİMETÜRK)

Dünya ülkeleri kullanımını azaltırken; Türkiye’nin kanser, siroz gibi hastalıklara neden olan ve GDO’lu olan mısırdan elde edilen nişasta bazlı şeker kullanımını artırması ve halkın sağlığıyla oynananması tepkilerine yol açıyor.

Nişasta kökenli şekerler için Şeker Kurulu tarafından 244 bin 400 ton olarak belirlenen kota yüzde 50 oranında artırıldı.

Resmi Gazete’de yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 2011/2003 sayılı Kararına göre, 2010-2011 pazarlama yılında nişasta kökenli şekerler için Şeker Kurulu tarafından 244 bin 400 ton olarak belirlenen kota yüzde 50 oranında artırıldı.

Türkiye Nişasta Bazlı Şeker (NBŞ) şekere izin veren ülkeler arasında en büyük orana sahip birinci ülke durumunda. Dünyada NBŞ şeker kullanım oranın 8 katı olan bu oran son artışla 10 katı geçmiş oldu. Dünyada şeker üretimin yaklaşık yüzde 75’i şeker kamışından sağlanırken yüzde 22 civarı ise şeker pancarından sağlanıyor. Geriye kalanı ise mısır başta olmak üzere nişastalı tarım ürünlerinden elde ediliyor.

2008-2009 döneminde 7,7 milyon tonu ABD’de olmak üzere dünyada NBŞ üretimi 11,9 milyon ton olarak gerçekleşti. Dünyada kişi başına 23,3 kg NBŞ tüketimi ile ABD ilk sırayı alırken 5,08 Kg’la Türkiye ikinci. ABD dışındaki ülkeler ortalaması ise 0,7 Kg. Bu veriler ışığında Türkiye, dünya ortalamasının yaklaşık 8 katı bir iç tüketime sahip. Yeni kararla bu oranın dünya ortalamasının 10 katını aşması bekleniyor.

NBŞ İTHAL GDO’LU MISIR’DAN OLABİLİR

Türkiye’de nişasta bazlı şekerler mısır nişastasından elde ediliyor. Mısır ise genetiği değiştirilmiş ikinci en büyük ürün. Batılı kaynaklara göre dünyada üretilen endüstriyel Mısır’ın yüzde 80’den fazlası GDO’lu!! 2009/2010 üretim yılında dünyada toplam üretilen 812 milyon ton mısırın 332,5 milyon tonunu yani yüzde 41’i ABD tarafından üretildi. Türkiye’de NBŞ üretimi 5 şirket bünyesindeki 6 üretim tesisi tarafından yapılıyor.

Bu üretimlerin yüzde 80’ne yakınını ise ABD’li Cargill’e ait tesislerde üretiliyor. Cargill’in Pendik’teki tesisinin yüzde 50 ortağı olan Ülker, Kamuyu Aydınlatma Platformu`na (KAP) gönderdiği açıklamada yönetim kurulu kararı ile finansal tablolarının sadeleştirilmesi amacıyla, PNS Pendik Nişasta A.Ş`deki paylarının tamamının 24 milyon 850 bin lira bedel üzerinden satılmasının kararlaştırıldığı bildirdi. Piyasa gözlemcileri bu satışın, NBŞ tartışmalarından sonra ve Bakanlar Kurulu kararının arefesinde gerçekleşmiş olmasının manidar olduğunu belirtiyor.

3 yıl öncesine kadar ithal mısırlardan NBŞ elde eden bu üreticilerin üç yıldır ihtiyaçlarını iç pazardan temin etmeleri gerekiyor. Ancak mısırının yetersiz olduğu durumlarda ise ithal mısır(!) kullanma hakları bulunuyor.

NBŞ KANSER VE SİROZA NEDEN OLUYOR !

Dünya nüfusunun yarıdan fazlası normal kilosunun üzerinde yani obez. Uzmanlar obeziteyi ise birçok hastalığın tetikleyicisi olarak gösteriyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof Dr Kenan Demirkol, Özellikle tatlandırıcı olarak früktozdan zengin mısır şurubunun kullanılan meşrubat ve diğer gıdaların karaciğer yağlanmasına yol açtığını belirtiyor.

Demirkol; “'Karaciğer ilk darbeyi ‘modern beslenme’ nedeniyle alır. Früktozun yağa dönüşmesiyle karaciğer içinde depolanmaya başlar. Buda karaciğer yağlanmasına neden olur. İkinci darbeyi ise ortaya çıkan enflamatuar etkiyle yağlı karaciğer iltihabı gelişmesiyle alır” diyor.

Demirkol; “2000 yılı tahminlerine göre karaciğer kanseri dünyada her yıl gelişen yeni kanser vakası sayısına göre 398.000 vaka ile erkeklerde görülen en önemli 5’inci, kadınlarda ise166.000 vaka ile 8’inci sık kanserdir.

ABD’de son yıllarda en büyük artış gösteren kanser; karaciğer kanseridir.

Karaciğer kanserinin olmazsa olmaz kuralı, sirozla da sonuçlanabilecek her türlü karaciğer hastalığının riski arttırmasıdır.

Kriptojenik siroz, etyolojisi bilinmeyen siroz birçok nedenden dolayı ortaya çıkabilmektedir.

Bugün ABD’de NBŞ’nin karaciğer yağlanmasına bağlı siroz ve karaciğer kanserini 3 kat artırdığı bilimsel olarak tespit edilmiştir.

Yine bilim çevreleri hepatitle kanser arasındaki ilişkiti kabul etmekteler, pankreas kanseri konusunda ise henüz netlik yok” açıklamasında bulundu.

DÜNYA AZALTIYOR, TÜRKİYE ARTIRIYOR (!)

920 milyar Avroluk gıda hacmine sahip Avrupa Birliği ülkelerinde yıllık NBŞ tüketimi 690.441 ton Oysa 160 milyar liralık yani 72 milyar Avroluk gıda hacmine sahip Türkiye’de ise yıllık NBŞ tüketimi 366 bin 600 ton. Bu verilere Türkiye AB’ye göre de; 8 kat dolayında daha fazla NBŞ tüketimi yapıyor. Başka gazlı ve kolalı içecek yani meşrubat sektörü olmak üzere, bisküvi, çikolata, tağşiş edilmiş bal, reçel gibi çok sayıda mutfak ve gıda ürününde kullanılıyor. Şeker Pancarı ve Şeker Kamışı şekerine oranla çok daha ekonomik olması nedeniyle endüstrinin hemen hemen her alanında kullanıldığı belirtiliyor.

Her konuda AB’ye uyumdan söz eden ve dünyanın 4. büyük pancar üreticisi Türkiye’nin NBŞ konusunda AB ile arasındaki makası her geçen gün açması, ABD’li lobilerin güçlü etkisine bağlanıyor. Çünkü dünyadaki mısır ve NBŞ üreticisi ve Dünya Ticaret Örgütü’nün de kurucularından Cargill’in oldukça etkili olduğu iddialar arasında.

OBAMA NBŞ’Yİ İSTEMİYOR

ABD Başkanı Barack Obama'nın eşi Michelle Obama, geçtiğimiz yıl içerisinde mısır şurubu ihtiva eden ürünleri tüketmeyeceğini açıklamış ve ailelere “bu ürünleri çocuklarına yedirmeyin” çağrısı yapmıştı. Bu çağrı ABD başkanını bile lobilere yönelik daha fazlasını yapabilecek güçte olmadığı yorumlarına neden olmuştu.

www.timeturk.com - 01 Temmuz 2011 Cuma - 17:23

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder